İnsanların doğuştan gelen eşitliğine inanmayıp, şu an sağ üst köşede görünen ten rengiyle dalga geçen sewgili arkadaşım xbox;
1- Güneşin altında saatlerce kalıp ten rengini değiştirmeye çalışman,
2- Binlerce dolar werip dudaklarını dolgun göstermeye çalışman,
3- Daha uzun olmana rağmen daha yükseğe zıplayamayışın,
dalga geçtiğin ırka doğuştan bahşedilmiş olanlar. Halen bir eşitsizlik war diyor isen; Ewet haklısın. Bir eşitsizlik sözkonusu ;)
Bir de next blog butonu ile ilerleyen we türkçesi olmayan arkadaşlarla karşılaştım. Madem bu iş beynelmilel, onlara da hitap etmek gerekir diye düşündüm. Ancak yeterli derecede yabancı dilim olmadığı için eksiksiz bir arkadaştan translate yapmasını istedim. Tabii ki xbox. Gerçi çewiri bana pek inandırıcı gelmedi ama yeminli bir mütercim olduğunu söyleyince inanmak zorunda kaldım. Eğer ingilizceyse al sana ingilizce. Buyrun çewiriye;
After this point of the post is prepared for the people who cannot speak Turkish(like akrep);
Dear xbox;
There is no difference between black, white or yellow races. These are a few proofs for you;
1- If the weather is cloudy all day, colour of your skin will go on as a chick
2- Your lips are not enough to kiss Angelina Jolie
3- If you can jump 2 feets, i will be waitin' for you at the third feet. As a result; hit u, kick u, beat u. If english, take you english. that's all.
P.S: İşitme engelliler için de bir metin hazırladım. İnşallah onu da radyoda yayınlııcam.